-
1 ضم
Iضَمّ1. bireşim2. eklentiAnlamı: ek durumunda bulunan parça3. entegrasyonAnlamı: bütünleşme, birleşme4. ilhakAnlamı: katma, ekleme5. katmaAnlamı: katmak işi, ilhak6. terkipAnlamı: birleşim, bileştirme7. bileşimIIضَمَّ1. kaplamakAnlamı: bir kabın, bir kılıfın, bir örtünün içine almak2. çatmak3. genellemekAnlamı: tamim etmek4. içermekAnlamı: kapsamak, içine almak5. eklemekAnlamı: bir şeyi ilâve ile tamamlamak, ulamak6. katmak7. kapsamakAnlamı: içine almak8. ulamakAnlamı: eklemek, katmak9. bileştirmekAnlamı: bileşmesini sağlamak -
2 ألف
Iأَلِفَ1. alışmak2. dadanmakAnlamı: tadını aldığı, hoşlandığı bir şeyi sık sık istemekIIأَلْفbinAnlamı: on kere yüzأَلَّفَ1. çatmak2. oluşturmakAnlamı: oluşmasını sağlamak3. bileştirmekAnlamı: bileşmesini sağlamak -
3 ركب
IرَكِبَbinmekIIرَكْب1. konvoyAnlamı: aynı yere giden taşıt veya yolcu topluluğu, kafile2. kervanرَكَّبَ1. çatmak2. bindirmekAnlamı: bir kimseyi bir şeyin üzerine çıkartmak, oturtmak3. bileştirmekAnlamı: bileşmesini sağlamak -
4 ولف
وَلَّفَ1. çatmak2. harmanlamak3. karıştırmakAnlamı: karışmak işini yaptırmak4. bileştirmekAnlamı: bileşmesini sağlamak
См. также в других словарях:
çatmak — i, ar 1) Odun, değnek, kılıç, tüfek vb. uzun şeylerden birkaç tanesini, tepelerinden birbirine çaprazlama dayayarak durdurmak Avlusunda silahlarını çatmış, ayaklarını germiş askerler var. F. R. Atay 2) Kereste vb.ni birbirine tutturmak 3) Bir… … Çağatay Osmanlı Sözlük